HİPERTANSİYON NEDİR?
Halk
arasında tansiyon yükselmesi hastalığı denilen hipertansiyon kan basıncında
meydana gelen yükselme olarak tanımlanır. Bu yükselme sinsi bir katil gibi davranır.
Vücutta atardamarlarda, kalpte ve böbreklerde aterosklreoz
denilen ve damar yapılanmasında bozulma ile karakterize sorunlara yol açar.
Daha da ileri giderek halk arasıda inme dediğimiz çok
ciddi beyin rahatsızlığına veya kalp atağına kadar giden büyük problemlere
sebep olabilir. Hipertansiyonu olan hastalar yıllarca bu hastalığı fark
etmeyebilir. Hipertansiyon yavaş ve sinsice yıllarca belirti vermeden hastanın
kalp, böbrek ve diğer damarlarına zarar verebilir. Toplumlarda hipertansiyona
maruz kalma sıklığı yaşla beraber artar. Ve ilerleyen yıllarda çoğu kimsede
spot olarak yapılan ölçülerde rastlanabilir. Burada tehlikeye maruz kalma
süresi, beraberindeki risk faktörleri oldukça önemlidir.
KÜÇÜK TANSİYON VE BÜYÜK TANSİYON NEDİR ?
(SİSTOLİK VE DİYASTOLİK TANSİYON)
Tıp kitaplarında sistolik tansiyon değeri denilen ve
halk arasında büyük tansiyon diye adlandırılan tanım kanın kalpten kasılma
sırasında vücuda gönderilirken kasılmanın bittiği anda ölçülen kan basıncının
değeridir. Tıp kitaplarında diyastolik tansiyon
değeri denilen ve halk arasında küçük tansiyon olarak adlandırılan tanım ise
kan basıncının kanı kalpten atım sırasında kalbin işini bitirip gevşediği
andaki ölçülen kan basıncını ifade eder.
HİPERTANSİYONUN
ZARAR VERDİĞİ BELLİ BAŞLI ORGANLAR:
Göz
Böbrekler (Böbrek yetersizliği )
Kalp ( koroner kalp hastalığı )
Beyin (İnme )
Atardamarlar ( ateroskleroz - halk arasında damarlarda
kireçlenme olarak adlandılmaktadır )
HİPERTANSİYONUN SEBEPLERİ
Halk arasında tansiyon veya yüksek tansiyon denilen hipetansiyon
vakalarının % 90 ile % 95 inde sebep bilinmez. Ve bu tip hipertansiyona tıp
dilinde esansiyel hipertansiyon veya primer ( birincil ) hipertansiyon denilir. Geri kalan % 5
veya % 10 luk hipertansiyon grubunda ise altta yatan
başka bir hastalık veya hastalıklar vardır. Bu hastalıklar dolaylı olarak
hipertansiyona sebep olur. Bu tip hipertansiyona tıp dilinde sekonder ( ikincil ) hipertansiyon denilir.
HİPERTANSİYONA SEBEP OLAN HASTALIKLAR
( Sekonder hipertansiyon sebepleri )
Halk arasında tansiyon veya yüksek tansiyon denilen hipetansiyona
sebep ikincil hastalıklar vardır. Bunlar -Böbrek rahatsızlıkları
(Böbrek atardamar darlığı, Böbrek parankim hastalığı
) -Böbrek üstü bezinin bazı tümörleri ( Feokromasitoma
Hiperaldesteronizm ) -Doğumsal bazı kalp hastalıkları
( Aort koarktasyonu )
Böbrek Atardamar Darlığı (Renal Arter Stenozu ) Özellikle yaşlı erkek hastalarda böbrek
damarında meydana gelen ateroskleroz ( halk arasında
damarda kireçlenme diye adlandırılır ) olayı veya genç bayanlarda görülen fibromuskuler displazi
hastalığında meydana gelen böbrek atardamar darlığı ( Renal
Arter Stenozu ) hipertansiyona sebep olur. Bu
hastalarda Ani bir başlangıç söz konusudaur. Potasyum
sevyesinde orta derece bir düşüklük söz konusudur. Bu
hastaların tipik özelliği verilen hipertansiyon ilaçlarına ( Tansiyon
ilaçlarına ) cevabın dirençli olmasıdır.
Böbrek Parankim Hastalığı ( Renal
Parankim Hastalığı ) Böbrek yapısal
rahatsızlıklarında özellikle serum Kreatinin sevyesinde yükselme ile beraber gider. İdrar tahlilinde
patolojik bulgular söz konusudur.
Aort Koarktasyonu Şah damarı dediğimiz aort
damarında koarktasyon denilen şekilsel ve yapısal
bozukluk sonucu görülen sekonder hipertansyion
tipidir. Genellikle çocuklarda ve gençlerde ortaya çıkmaktadır. Tehlikeli sounçları olabileb nir hastalıktır.
Feokromasitoma Böbrek üstü bezinin bir çeşit
tümörü olan feokromasitoma da vücutta katekolamin denilen ( adrenalin noradrenalin... ) maddelerin fazla salgılanması söz
konusudur. Normalde bu maddeler vücutta normal olarak salgılanır. Ancak bu
tümör çeşidinde bu maddelerin salınımı artmıştır.
Genç ve orta yaşlı olan hastalarda daha sık görülen bu tümör çeşidinde
hastalarda periyodik nöbetler şeklinde ortaya çıkan hipertansiyon
görülmektedir. Bu hastalaerda çarpıntı
, hipertansiyon , ani başağrısı ve terleme sık
görülür. Ayrıca hastalarda kan şekeri düzenleme sisteminde bozuluklar , kilo kaybı ve
ilginçtir zaman zaman da tansiyon düşmeleri
görülebilir. Bu hastalara anjiyografi veya tomografi
ile teşhis konulur. Tabi bundan önce hastalardan 24 saat idrar biriktirmesi
istenir. Bu idrarda katekolamin denilen maddelerin
türevlerinin yükselmesi söz konusudur.
Hiperaldesteronizm Böbrek üstü bezinden
kaynaklanan adenom denilen kitleden aldesteron ismi
verilen ve vücuttada bulunan hormonun aşırı
salgılanması olayıdır. Bu hastalarda kanda potasyum sevyelerinde
düşme hadisesi görülür.
Ayrıca tiroid bezinin fazla çalışması durumunda,
Vücutta bulunan ve kortizon denilen hormonu yine fazlaca salgılandığı Cushing Hastalığında, Büyüme hormonu fazlalığına yol açan
hastalıklarda ve Adrenogenital Sendrom denilen
hastalıkta hipertansiyon görülür.
İKİNCİL ( SEKONDER ) HİPERTANSİYONA SEBEP OLAN İLAÇLAR
Doğum kontrol Hapları
Son yıllarda yapılan bazı çalışmalarda özellikle bayanlarda bazı ağrı
kesicilerin uzun süre kullanımının hipertansiyona sebep olabileceğini ortaya
koymuştur
PEKİ HİPERTANSİYON
RİSKİNİ ARTIRAN SEBEPLER VAR MI?
Halk arasında tansiyon veya yüksek tansiyon denilen hipetansiyon
a yakalanma riskini artırabilecek faktörler:
-obesite ( Günlük spor aktivitesinin olmaması ile
beraber giden şimanlık durumları )
-aşırı alkol kullanımı
-ailede hipertansiyon olması
-yüksek miktarda tuz tüketimi
-Yaş
-Stres
-Düşük potasyum magnezyum ve kalsiyum alımı
-insülin direnci
HİPERTANSİYON TEDAVİSİ
Yukarıda tanımlanan sınıflamaların ışığında
Prehipertansiyon tedavisi: Yani kan basıncı değerleri
sistolik ( büyük tansiyon ) 120-139 mmHg arasında ve veya diyastolik
( küçük tansiyon ) 80-89 mmHg arasında olan
hastalara, altta yatan başka bir sorun yok ise yaşam stiline yönelik
değişiklikler hekimler tarafından önerilmektedir. Bunlar
-egzersiz
-kilo verme, diyet
-sigarayı bırakma
-alkolü kesme veya miktarını azaltma
-tuzdan kaçınma
-yağsız yeme
-sebze ve meyve yeme alışkanlığını artırma
Hipertansiyon tedavisi: Yani kan basıncı değerleri sistolik
( büyük tansiyon ) 140-159 mmHg arasında ve veya diyastolik ( küçük tansiyon ) 90-99 mmHg
arasında olan, organları hipertansiyondan zarar görmemiş ise ve kalp hastalığı
gibi risk faktörü yok olan hastalara hekimler yaşam stili değişikliği +
hipertansiyon ilacları önermektedirler.
Eğer kan basıncı değerleri sistolik ( büyük tansiyon
) 160-179 mmHg arasında ve veya diyastolik
( küçük tansiyon ) 100-109 mmHg arasında ise bu
hastalarda ciddi diyet uygulaması ve birdan fazla
hipertansiyon ilacı uygulaması ile agresif tedaviler
yapılmaktadır.
Bu arada unutulmaması gereken en önemli unsur hipertansiyon tedavisi sırasında bir çok grup ilaç olduğu ve tedavi sırasında hekimlerin bu
ilaçları tıbbi kurallar çerçevesinde kademe kademe
uygulayarak uygun ilacı bulmaya çalıştıklarıdır. Hastalar uygun ilacı hekim
deneyerek bulmaya çalıştığında sabırlı olmalıdır. Özellikle çok yüksek seyreden
hipertansiyonlarda ilaç kombinasyonları denenerek
hastaya en uygun tedavi başlanmaya çalışılmaktadır. Zaman zaman
bu süreç içersinde her ilaç her hastaya uygun olmamakta, bezen de ilaçların yan
etkileri olmaktadır.
Eğer hipertansiyon hastası olma riskiniz varsa lütfen takip ve danışma için Aile Hekiminize Başvurunuz.